Page 5 - ÇAKÜ SBF Ekim 2023 Bülten
P. 5

Taş Mescit



           Taş  Mescit  Çankırı'da  Selçuklular  Dönemi'nden
           kalma en önemli yapıdır. Cemaleddin Ferruh Şifa-
           hanesi ve Darülhadisi olarak birbirine bitişik inşaa
           edilen bu iki yapı, mimarlık tarihi bakımından ol-
           duğu gibi plastik sanatlar açısından da ilgi odağı
           niteliğindedir.  Günümüze  kadar  ulaşan  kitabe-
           lerinden  anlaşıldığına  göre  Şifahane,  Keyhüsrev
           Oğlu l.Alaeddin Keykubat zamanında Atabey Ce-
           maleddin  Ferruh  tarafından  1235  yılında  yaptırıl-
           mıştır.
           Bundan yedi yıl sonra 1242-1243 yılında Şifahane-
           nin önüne bir Darülhadis ekleten Cemaleddin Fer-
           ruh, bu yapılarıyla Çankırı'da ilginç sağlık kurumla-
           rından birisinin kurucusu olmuştur. Bu iki yapıdan,
           halk arasında Taş Mescit olarak tanınan Mescit ve
           Cemaleddin Ferruh'un Türbesi bulunan Darülha-
           dis  kısmı,  bütünüyle  günümüze    ulaşmıştır.  Şifa-
           hane kısmı ise tamamen yok olmuş durumdadır.

           Tekkelerin  kapatılması  kararına  kadar  bir  süre
           Mevlevihane  olarak  ta  görev  yapan  Şifaha nenin
           yıkılmasına, moloz taştan yapılmış olması ve ara-
           zinin  durumunun  sebep  olduğu  sanılmaktadır.
           Buna karşılık olarak ön tarafa yedi yıl sonra yapılan
           Darülhadis,  iki katlı olarak kesme taştan yapılmış,
           dışardan iki duvar ve bir köşe kulesiyle desteklen-
           miştir.
           Bu yapıların bir diğer önemi de yapı üzerinde yer
           alan iki adet figürlü parçadan gelmek tedir. Bunlar-
           dan biri sürekli yayınlara konu olmuş, devamlı ola-
           rak üzerinde durulmuştur. Boyutları1 x 0.25  metre
           olan bu kabartmanın özelliği,  gövdeleri birbirine
           dolanan iki ejder (yılan) motifidir. Ejderlerin başları
           karşılıklı  gelecek  şekilde  biçimlendirilmiştir.  Gü-
           nümüzde  "Tıp  Sembolü"  olarak  kullanılmaktadır.
           Halk arasında su içen yılan olarak da adlandırılan
           ikinci par ça ise, diğeri gibi alçak kabartma olarak
           biçimlendirilmemiş  olup  başlı  başına  bir  heykel
           görünümü verilmiştir. Darülhadis'te kullanılan gö-
           zenekli taştan yapılmış olan parça, kupa şeklinde
           olup gövdesine bir yılan sarılmakta ve üst kısım-
           da uzantı yaparak sonuçlanmaktadır. Bu motif de
           günümüzde  "Eczacılık  Sembolü"  olarak  kullanıl-
           maktadır. Eser yakın döneme kadar Mevlevihane
           olarak da kullanılmıştır.
   1   2   3   4   5   6   7   8   9   10